16 Aralık 2008 Salı

Kumbara

Her çocuğun bir kumbarası olmalı. En azından ben öyle düşünenlerdenim, yerli malı haftası, kumbara geleneğinden gelen. :) Benim de çocukken bir kumbaram vardı ve ona para atıp biriktirmeyi sonra heyecanla açmayı çok severdim. İçinden kaç lira çıkacak, onunla neler alacağım hayal kurar dururdum. Sanırım bizim nesilden çoğu çocuk da öyleydi.
Benzer duyguları Eren de yaşasın diye gittim ona da bir kumbara aldım. Belki onun için biraz erken bir durum bu ama, yine de bu duyguyla erken tanışsın istedim. Gerçekten de Eren kumbara işine bayıldı. O kadar çok sevdi ki bayram harçlıklarından tutun da evde nerede bir para varsa hepsini kumbarasına atmaya başladı. Hatta bu işi epey abarttığı zamanlar da oldu, babasının, benim ya da teyzesinin cüzdanından paraları alıp alıp 'harçlık harçlık' diye doğru kumbaraya götürdü. Kapıdan her gireni 'harçlık getirdin mi' diye sorguya çekti. Bayram da bile bizimle harçlık için bayramlaştı kerata! Şimdi büyük bir başarıyla (!) doldurduğu kumbarasının açılması için yılbaşını iple çekiyor. Ben de bizden ne kadar para çarpmış onu merak ediyorum!

Hiç yorum yok: