28 Aralık 2010 Salı

Şimdi değilse ne zaman I


Son günlerde üzerinde en çok düşündüğüm şey bu. Hiçbir şeye yetmemek, yetişememek... Asıl yapmak istediklerimizi hep daha sonraya ertelemek... Hep yapılması gereken başka şeyler var çünkü. Yetiştirilmesi gereken işler, sürekli koşturulması gereken bir hayat... Sahi hep böyle mi olacak?

Sabah karanlıkta gözünü açman lazım, acele acele giyinmen lazım. E tabii akşamdan planla ne giyeceğini, ne akşamı yahu haftasonu düşün ki son dakika ütü işi çıkmasın. Yataktan kalkmak istemeyen oğluna hak vere vere uyandırmak için çabalaman lazım. Sonra en hızlısından bir kahvaltı, bazen bir kaç lokma... Aman trafiğe kalmayalım, hadi oğlum sen okula, akşam görüşürüz. Yemeklerini güzelce ye. Bak hayatım yine geç kaldık gördün mü?

İşte yetişmesi gerekenler, notlar, telefonlar, e-postalar vs...vs... Akşam maratonu bu kez, bir an önce yola çık, trafik açıksa şanslısın tabii çocuğunu daha erken alacaksın yoksa nöbet sınıfında seni bekleyecek. Hımm acıkmıştır şimdi o... Ne zamandır yarım bıraktığın kitabı okumak yerine dün akşam acele acele pişirdiğin yemeği ısıtmalı hemen. Sonra...

Sonrası malum... Sofra kur yemek ye, sofra kaldır bulaşıkları hallet. Neyse kocam da yardım ediyor tabii elinden geldiğince, ama... Eh biraz otursam mı şöyle? Aaa olmaz ki şimdi, Eren'in uyku zamanı gelmiş: Hadi oğlum önce tuvalete sonra dişler. Çocuk biraz daha oynamak istiyor tabii, ama şimdi uyuması lazım yoksa sabah hiç kalkamıyor. Gel hadi sarıl annene uyuyalım, ama önce duanı et: Allahım bu gece hiiç kötü rüya görmeyeyim, amin. Duam kabul olsun!

Sahi ben yarın ne pişirecektim? Listeye de bakmadım ya. Köfte makarnaydı galiba, evet evet öyle ayarlamıştım. Yarınki de kolay olsun, şimdi Eren uyuyunca gidip köfteleri yoğurayım bakalım. Akşam gelir gelmez pişiriveririz tamam, makarna zaten çocuk oyuncağı... Köfteleri hallettikten sonra biraz okusam mı acaba? Ama bak yine saat 12 olmuş. Kitabı da sonra okurum. Aslında izlemek istediğim filmler de var, onları da seyretmek istiyorum ya neyse şimdi... Haftasonu yaparım... Geçen haftasonu yapamadım gerçi hiçbirşey. Bir yandan evi toparla çeki düzen ver, bir yandan çamaşır ütü, haftalık alışveriş derken bir bakıyorum ertesi gün pazartesi...
Yok yok bu hafta kesin kitap da okuyacağım film de izleyeceğim. Aslında ne zamandır görüşmediğim arkadaşlarım var, ama yok o kadar uzun boylu değil. Uzun boylu deyince saçlarımı ne zaman kestireceğim ben?! Offf !!! Tanrım gerçekten hep böyle mi gidecek?

Hiç yorum yok: